Kekova Tekne Turu
Türkiye’de bulunan ve doğasıyla, tarihiyle ve denizi ile ziyaret edenlere eşsiz zenginlikler sunan Kekova mutlaka gezilip görülmeye değen bir bölgedir. Bu bambaşka, büyüleyici ve eşsiz bir deneyim kazandıracak yolculukta ziyaretçiler için birçok tur düzenlenmektedir.
Kekova turunda başta Batık Şehir olmak üzere yüzyıllar önceden günümüze kadar yerleşim merkezi olarak kullanılan Kaleköy ve Üçağız yerleşim merkezleri ve tertemiz, berrak ve korunaklı koyları görme şansı bulunmaktadır.
Kekova turuna farklı farklı noktalardan başlanabilmektedir. Bu ziyaretçilerin hangi ulaşım seçeneğini kullandıklarına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Örneğin Kaş’tan kalkan tekneler kullanılarak bir buçuk saat kadar zaman alan deniz yolculuğu yapılarak Kekova’ya ulaşılabileceği gibi Kaş’ tan gelen dolmuşlar kullanılarak Üçağız Köyüne gelerek burada bulunan teknelerle ulaşım sağlanabilmektedir. Kaş ile Üçağız Köyü arası dolmuşla yaklaşık 33 kilometre uzaklıktadır. Bölgeye ulaşım için kullanılacak olan diğer bir seçenek ise Demre’ye gelinip bu limandan bir tekne kiralamak olacaktır.
Tatil yapmak için Kaş’ı tercih edenler altı saatlerini ayırarak bölgede yer alan bu doğal güzellikleriyle göz kamaştıran ve yüzyıllar öncesinden günümüze kadar gelen tarihin mirasçısı olan bölgeyi mutlaka gezip görmelidir.
Kekova Adası
Kekova adasında yer alan Batık Şehir, M.Ö.4. yüzyılda yaşayan Likya Uygarlığına ait olan bir yerleşim merkezidir. Daha sonra yaşanan deprem sonrasında bu yerleşim merkezi sular altında kaldığı için Batık Şehir olarak anılmaya başlanmıştır. Günümüzde koruma altına alınan bu bölgede kıyıya gidildikçe yerleşim merkezinden geriye kalan kalıntılar göze çarpıyor. Kıyıya çıkmak ve dalış yapmak yasak olduğu için tekneler bu kıyıyı durmadan ağır ağır geçiyor. Şehir merkezinde günümüzde hala sualtı arkeologları tarafından araştırılmalar yapılmakta ve yeni bulgulara rastlanmaktadır. Bu nedenle sadece dalışlar Sualtı Arkeologları rehberliğinde yapılabilmektedir.
Ziyaretçilerin dalışına sadece tersane koyunda izin verilmektedir. Bu bölge geçildikten sonra Kekova bölgesinde yer alan Kaleköy ve Üçağız yerleşim merkezler görülmektedir.
Kaleköy
Likya uygarlığına ait olan Simena karşıdan görülebilmektedir. Görünüşü ile görenleri etkileyen bu şehrin bir kısmı sular altında kalmışken diğer kısmında ise kale surları dikkat çekmektedir. Korumaya alınmış olan bu köyde evler ziyaretçiler için pansiyon olarak kullanılmaktadır. Bunun yanında bölgeye gelen ziyaretçilere hizmet veren cafe ve restoranlar bulunmaktadır. Günümüzde yapılaşma izni verilmemekte olan bu yerleşim merkezinde bulunan evler çok önceki dönemlerin izlerini taşımaktadır.
Tekne turunda ziyaretçileri en fazla hayrete düşüren ise çok fazla lahitin bulunmasıdır. Lahitler yüzyıllar öncesine ait olmasına rağmen hala sapasağlam varlıklarını devam ettirmektedir. Çok fazla büyük oldukları dikkat çeken lahitlerin her birinde birbirinden farklı sembol ve işaretler bulunmaktadır. Görünüşleri ile nasıl bir teknoloji ile yapıldıkları konusunda insanları meraka düşüren lahitler, denizin içinde yer almakta ve yanında da yüzülebilmektedir. Kaleköy’e gelindiğinde kıyıdan bakılınca karşıdan görülen orta çağa ait olan kale surları tüm haşmetiyle görülmeye değer. Köyün evlerinin yanından geçerken köy ürünleri satan köy halkını görebilmektesiniz. Kalenin sağında bulunan kilise burada yaşayan köy halkının ibadetlerini yapabilmeleri için camiye çevrilmiş ve ibadete açılmıştır. Kalenin sol tarafında ise Likya uygarlığı döneminden kalan bir anfitiyatro bulunmaktadır.
Kaleköy’e sadece denizyoluyla ulaşım sağlandığı için yerleşim merkezinde yaşayan ilköğretim çağındaki çocuklar tekne yardımı ile eğitim alabilmek için Üçağız köyüne gitmektedirler.
Üçağız(Theimussa)
Antik kent kalıntılarının, lahitlerin ve kaya mezarlarının bulunduğu Üçağız, günümüzde yerleşim merkezi olarak kullanılan küçük bir balıkçı köyüdür.
Buraya tatil yapmak için gelenler için yeterli oranda pansiyon mevcuttur. Üçağız köyüne kara yolu kullanılarak da ulaşım sağlanabilmektedir. Tekne turu için uygun olan bir liman olan Üçağız, doğal güzellikleriyle gelenleri kendine hayran bırakıyor.